Ahıskalı kadınlar ağlıyor!

Evet gerçekten Allah var ve her şeyi görüyor ve biliyor...

Editor

Mart 27, 2022 - 23:36 Updated: Mart 28, 2022 - 23:04

YUSUF İNAN YAZDI...

Ahıskalı kadınlar ağlıyor!

Ağlamak masumiyet demektir.

Ağlamak günahların affına vesiledir.

Ahıskalı kadınları, 2013 - 2018 yıllarında tanıdım...

Çok azını gördüm!

Ama onların hepsi beni tanır!

Ben onların evine et, ekmek, yağ, şeker ve pirinç gönderen Yusuf abileriydim...

Ben onlara adak eti gönderdim.

Çocuklarına etli yemek yapıp yedirsinler istedim.

Osmanlı'nın mirası, sahip çıkmak gerekiyor, diye düşündüm!

Onların kocalarından bazıları benim gönderdiğim etlerin yarısını sattı, yarısını Ahıska köyüne dağıttı...

Kimisi de hepsini sattı, parasının da üzerine yattı....

O kadınların kocalarından bazıları, Türk bayrağını indirip çöpe attı...

Bazılarının kocaları, çete kurup bana silahlı saldırı düzenledi...

Cebimdeki paramı ve aracımı gasp edip kaçtı!

Benzer olaylar Ukrayna Nikolaev şehrindeki Türkiyeli iş insanlarının genelinin başına geldi...

Ahıskalı kadınlar, çocuklarımıza et, ekmek gönderen bir insana, nasıl böyle bir hainlik, kötülük yaparsınız, demedi?

Ben yine onların çocuklarına et, ekmek, pirinç, şeker ve yağ göndermeye devam ettim.

Ahıskalıların içinden etleri satmayacak başkalarını buldum.

Adak etlerini onların aracılığıyla gönderdim...

Ahıskalı kadınların çocuklarının düğün yemeklerinin etini verdim.

Beş yıl içinde evlenen her Ahıska gencinin düğün yemeğinin etini ben gönderdim.

Beş yıl Ahıska köyünde binlerce adak kestim, Ahıskalılardan binlerce inek, dana ve koyun satın aldım. Adağı evlerinin bahçesinde kestim, etini köye, derisini camiye bırakıp şehre döndüm.

Hiçbirinin evinde bir bardak çay, bir bardak su içmedim.

Ben onların çocuklarına et, ekmek, erzak gönderdim.

Onların kocalarından bazıları benim koyunlarımı çaldı...

Hem de herkesin gözünün önünde!

Onların kocalarından bazıları gebe koyunlarımı, gebe olmayanlarla değiştirelim diye aldı, geri getirmedi.

İsteyince, üzerime yürüdü!

Ahıska köylerindeki camilerin onarımı için nakit para verdim. Binlerce inek ve dananın derisini verdim. Ahıska köylerindeki camileri onarın, dedim...

Onlar ne yaptı?

Kendine araba aldı...

Azerbaycan'a babasını ziyarete gitti!

Köyün camileri onarılmadı!

Amacım eski defterleri karıştırmak değil!

AA, Ahıskalı kadınların gözyaşlarını haber yapmış!

Üzüldüm!

O kadınlar hep ağladı!

Onların anneleri de ağlamıştı...

Nineleri de ağlamıştı.

Şimdi onlar da ağlıyor!

Görünen o ki, daha uzun süre de ağlamaya, evlat hasreti çekmeye devam edecekler...