Ali Babacan’ın partisinden ‘İnfaz Kanunu’ açıklaması

“TOPLUM VİCDANINI ZEDELEYECEK SUÇLAR PAKETİN DIŞINDA TUTULMALI”

Ali Babacan’ın partisinden ‘İnfaz Kanunu’ açıklaması

DEVA Partisi, TBMM'de görüşmeleri devam eden 'İnfaz Kanunu' ile ilgili değerlendirmelerini paylaştı. "DEVA Partisi olarak, bu yargı paketi ile kısa vadeli çözüm önerileri getirilmesi yerine ülkemizin ihtiyaç duyduğu uzun vadeli modern bir ceza adalet sisteminin ve adil bir yargı sisteminin tesis edilmesini önermekteyiz" ifadelerinin yer aldığı açıklamada, tutuklu yargılamaların önüne geçilmesi, çete yöneticilerinin ceza evinden tahliyesinin önlenmesi ve gazetecilerin acilen serbest bırakılması önerileri de sunuldu.

Sozcu.com.tr

Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA), Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ne ilişkin değerlendirmesini paylaşarak, önerilerini sundu.

300 bin hükümlü ve tutuklunun bulunduğu cezaevlerindeki aşırı doluluk oranının azaltılması amacıyla, İnfaz Kanununda kapsamlı değişiklikler yapılmasını öngören, 31 Mart 2020 tarihinde TBMM'ye sunulan kanun teklifi hakkında, partiden yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

* Uzun zamandır hazırlanmakta olan Yargı Paketinin, ilerleyen günlerde hızlı bir şekilde görüşülerek kanunlaşması beklenmektedir.

* Türkiye’de geçmişte farklı düzenlemelerle cezaevlerindeki yoğunluğun azaltılmaya çalışılması, mevcut yargı ve ceza adalet sistemindeki sorunların önemli bir göstergesidir.

* Hükümet ceza adalet sistemi ile son yıllarda; bir taraftan kamuoyunda cezaların artırıldığı yönünde bir algı oluştururken; diğer taraftan birkaç istisnai suç dışında cezaevinde kalma süresini kısaltan düzenlemelerle cezaevi doluluk oranını azaltmaya çalışmaktadır.

* Temelde ceza hukuku mantığına ve toplumsal adalete aykırı olan bu yaklaşımdan vazgeçilmediği sürece bir yandan cezaların artırılmasına ilişkin kanun değişiklikleri; diğer yandan infaz sürelerinin kısaltılmasına ilişkin düzenlemeler bir döngü ile birbirini takip edecektir.

 

* DEVA Partisi olarak, bu yargı paketi ile kısa vadeli çözüm önerileri getirilmesi yerine ülkemizin ihtiyaç duyduğu uzun vadeli (suçların sosyolojik gerçeklerine ve temellerine inilerek çözümler üreten) modern bir ceza adalet sisteminin ve adil bir yargı sisteminin tesis edilmesini önermekteyiz.

 

“MUHALİFLERE, KEYFİ TUTUKLANANLARA CEZA ARACI HALİNE GETİRİLMEMESİ GEREKİR”

“İnfaz indiriminden istisna tutulan suçlar açısından, teklifin geçtiğimiz hafta partilere sunulan ilk halinde; koşullu salıverme indirimi altında düzenlenen cinsel suçlar ve uyuşturucu imal ve ticaret suçlarının teklifin son halinde kapsam dışı bırakılması toplum vicdanı açısından olumlu bir adımdır” ifadelerine yer verilen açıklamada, şöyle denildi:

* Ne var ki Yargı Paketi'nin; temel haklarından istifade eden insanlara, muhaliflere, insan hakları savunucularına ve keyfi olarak tutuklanan kişilere karşı ek bir ceza aracı haline getirilmemesi gerekir.

* Keza gerek uluslararası kuruluşlar gerekse de Avrupa Birliği Değerlendirme Raporlarında Türkiye'deki terör örgütü propagandası suçları ve terör örgütü üyeliği suçlarında ciddi delil eksikliklerine rağmen tutuklamaların yapıldığı ve hükümlerin verildiği ifade edilmekte, ayrıca bu durum sivil toplumda da sıklıkla dile getirilen herkes için malum bir durumdur.

* FETÖ‘nün 15 Temmuz 2016 darbe teşebbüsünden sonra malum tabirle “At izi it izine karıştırılarak” ve özellikle parlamenter sistemin sona erdirilmesinden sonra yargı bağımsızlığı ciddi anlamda zedelenmiş; siyasi keyfiyete göre meşru, adil ve ulusal/ uluslararası standartlara aykırı yargılamalar yapılmasına sebep olunmuştur. Bu kapsamda sınırları net bir şekilde çizilen evrensel ve yerel normlarımızla belirlenen suç unsurları dikkate alınmalıdır.

“TOPLUM VİCDANINI ZEDELEYECEK SUÇLAR PAKETİN DIŞINDA TUTULMALI”

* Yargıya güvenin haklı olarak ciddi manada zedelendiği ve bu durumun yargı tarafından dahi kabul edildiği, maalesef yargı personelinin gerek nitelik gerek nicelik olarak kaliteli hizmet üretmeye yetecek işlev göremedikleri, yargı bağımsızlığının olmadığının açık olduğu bir sistemde, yargının kalitesiz hizmet üretiminin cezaevinde kalma sürelerinin kısaltılması yoluyla giderilmeye çalışılmasının ne ölçüde yanlış olduğu izah gerektirmeyecek ölçüde açıktır.

* Söz konusu Yargı Paketi ile özellikle son yıllardaki adaletsiz yargılamalardan dolayı, toplumun geniş kesimine yayılan adalet sistemine güvenin yeniden inşası gerekirken, diğer taraftan toplum vicdanını zedeleyecek belirli suçların yargı paketi dışında tutulması dengesinin sağlanması gerekir.

 

“TUTUKLU YARGILAMALARIN ÖNÜNE GEÇİLMELİDİR”

Deva Partisi, söz konusu Yargı Paketi hakkında önerilerini şöyle sürdürdü:

* Özellikle son yıllardaki adaletsiz yargılamalardan dolayı, toplumun geniş kesimine yayılan adalet sistemine güvenin yeniden inşası gerekirken, diğer taraftan toplum vicdanını zedeleyecek belirli suçların yargı paketi dışında tutulması dengesinin sağlanması gerekir.

* Ceza infaz yasasında değişiklikler öngören teklifte olumlu bulduğumuz bazı maddeler yanında, öncelikle adli kontrol tedbirlerinin daha etkin olarak uygulanmasının sağlanması, bu kapsamda Ceza Muhakemesi Kanununun 109. maddesinin etkinliğinin artırılması ve adli kontrolün daha etkin uygulanması suretiyle tutuklu yargılamaların önüne geçilmelidir.

“ÇETE YÖNETİCİLERİNİN CEZAEVİNDEN TAHLİYESİ TEKLİFİ ÇIKARILMALI”

Çete yöneticilerinin cezaevinden tahliyesini öngören düzenlemenin tekliften çıkarılması gerektiğini belirten DEVA Partisi, terör örgütünün propagandası suçu açısından kişilerin, Anayasa Mahkemesinin ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kriterleri dikkate alınarak “şiddeti teşvik etmediği ve savunmadığı” müddetçe ceza infaz indirimden yararlandırılması gerektiğini söyledi.

“GAZETECİLER ACİLEN TAHLİYE EDİLMELİ”

Terör örgütü üyeliği için mevzuatın ve uluslararası kriterlerin dikkat alınması gerektiğini açıklayan DEVA Partisi, “Bunun dışında kalan kişilerin ceza infaz indiriminden yararlandırılması; temel haklarını kullanan hiç kimsenin kriminalize edilmemesi ve mesnetsiz suçlamalarla keyfi olarak cezaevlerinde tutulan düşünce suçlularının ve gazetecilerin Yargı Paketi kapsamında acilen tahliye edilmeleri gerektiği hususlarında önerilerimizin dikkate alınmasını kamuoyunun takdirlerine sunuyoruz” görüşlerini paylaştı.

 

SÖZCÜ