Anayasa Mahkemesi: Cumhurbaşkanlığı'nın kararname yetkisi sınırsız değildir

"CBK'YLA DÜZENLENECEK KONULAR SINIRLANDIRILMIŞTIR"

Anayasa Mahkemesi: Cumhurbaşkanlığı'nın kararname yetkisi sınırsız değildir

Anayasa Mahkemesi, CHP'nin bazı Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri ile ilgili iptal başvurularını değerlendirdiği açıklamasında dikkat çeken ifadeler kullandı. Anayasa'nın Cumhurbaşkanı'na kararname çıkarma yetkisi verdiği belirtilen açıklamada, bu kararnamelerin yetkisinin sınırsız olmadığı bildirildi.

Anayasa Mahkemesi’nin CHP’nin bazı Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri'yle ilgili iptal başvurularına ilişkin kararları Resmi Gazete’de yayımlandı. Kararla ilgili yüksek mahkemenin web sayfasında yer alan açıklamada, Anayasa’nın 148’inci maddesinde Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri'nin (CBK) şekil ve esas bakımdan Anayasa’ya uygunluğunun denetlenmesinin öngörüldüğü belirtilerek, yargısal denetim görev ve yetkisinin de Anayasa Mahkemesine verildiği ifade edildi.

"CBK'YLA DÜZENLENECEK KONULAR SINIRLANDIRILMIŞTIR"

“Kanunlardan farklı olarak Anayasa’da CBK’yla düzenlenecek konular sınırlandırılmıştır. Konu bakımından yetki yönünden getirilen bu sınırlamalar Anayasa’nın 104. maddesinde düzenlenmiştir.

Anılan maddenin on yedinci fıkrasında Cumhurbaşkanı’nın yürütme yetkisine ilişkin konularda CBK çıkarabileceği; temel haklar, kişi hakları ve ödevleriyle, siyasi haklar ve ödevlerin CBK’yla düzenlenemeyeceği belirtilmiştir. Yine aynı fıkrada Anayasa’da münhasıran kanunla düzenlenmesi öngörülen ve kanunda açıkça düzenlenen konularda CBK çıkarılamayacağı hüküm altına alınmıştır.

"YETKİ KURALLARINA UYGUN OLMAZSA ANAYASA'YA DA UYGUN OLMAZ"

CBK’ların yukarıda belirtilen konu bakımından yetki kurallarına uygun olmaması durumunda içeriği Anayasa’ya aykırılık oluşturmasa bile bu düzenlemelerin Anayasa’ya uygunluğundan söz edilemez. Konu bakımından yetki yönünden herhangi bir aykırılık tespit edilmemesi durumunda ise CBK’ların içerik yönünden Anayasa’ya uygunluk denetimi yapılmalıdır.”

Mahkeme, YAŞ’ın sekretaryasının Cumhurbaşkanı tarafından belirlenecek bir makam tarafından yapılması ile Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu’nun kurulmasına ilişkin kararnamelerin iptal istemini reddetti. Türkiye’nin tanıtımı için yurt dışında yapılacak mal ve hizmet alımlarında yükleniciye bütçe dışı avans olarak ön ödeme yapılabilmesine ilişkin hüküm ise iptal edildi. Tüm kararlar oy çokluğu ile alındı.

YAŞ SEKRETERYASI KARARI

AYM, Yüksek Askerî Şûra’nın sekretarya hizmetlerinin Cumhurbaşkanı tarafından belirlenecek bir makam tarafından yürütülmesine ilişkin kararnamenin iptal istemini 4’e karşı 12 oyla aldı. Başkan Zühtü Arslan da iptal yönünde oy kullandı.

Arslan, karara katılmama gerekçesini “Anayasa’da münhasıran kanunla düzenlemesi öngörülen konularda Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarılamaz” hükmüne dayandırdı.

YÜKSEK İSTİŞARE KURULU ÖDEMELERİ KARARI

Anayasa Mahkemesi, Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu’nun kurulmasına ilişkin 1. numaralı Cumhurbaşkanlığı kararnamesinin iptal isteminde de oy birliği sağlayamadı. Kurul üyelerinin Cumhurbaşkanınca belirlenmesine dair kararnamenin hükmünün iptal istemi 1’e karşı 15 üyenin oyuyla reddedildi. Kurul üyelerine yapılacak ödemelerin Cumhurbaşkanınca belirlenmesine ilişkin hükme karşı çıkanların sayısı ise daha fazla oldu. Bu hüküm de 5’e karşı 11 üyenin oyuyla reddedildi. Başkan Arslan bu karara muhalif kaldı.

Uygulamanın iptalini isteyen beş üye, maaş hakkının temel hak niteliğindeki mülkiyet hakkının konusu olduğunu bu nedenle CBK ile belirlenemeyeceğini savundu.

BAŞKAN ARSLAN'IN OYUYLA İPTAL EDİLDİ

Anayasa Mahkemesi, kararnamelerle ilgili iki başvuruyu oy çokluğu ile reddederken sadece Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın “Türkiye’nin tanıtımına yönelik yurtdışında yapılacak mal ve hizmet alımlarında bakan onayı ile yükleniciye avans verilmesine” ilişkin hükmü iptal etti. Bu kararda da oy birliği sağlanamadı, başvurunun kabulü ve reddi için kullanılan oylar eşit kaldı. 8’e 8 olan oylama sonucunu Başkan Zühtü Arslan’ın “kabul” oyu belirledi. İptal kararı, daha önce kanunla belirlenen bu konunun CBK ile düzenlenemeyeceği gerekçesine dayandı.

KARAR