Astana’da alarm zilleri

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İdlib’deki duruma seyirci kalmayız”

Astana’da alarm zilleri

TSK gözlem noktalarının da bulunduğu İdlib’de Rusya destekli Suriye ordusunun ilerleyişi sürüyor. Bölgeden Türkiye sınırına sivil akını yoğunlaşırken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İdlib’deki duruma seyirci kalmayız” dedi. Askeri operasyon olasılığına işaret etti.

Suriye ordusunun İdlib’de ilerleyişiyle birlikte Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Rusya’yı Astana ve Soçi mutabakatlarına sadık kalmamakla suçlaması, son dönemde dalgalı bir seyir izleyen Astana sürecinin geleceğini yeniden tartışmaya açtı. Türkiye ile Rusya arasında geri plana itilen İdlib konusundaki ayrılıklar, son gelişmelerle birlikte üzeri örtülemeyecek bir mesele haline geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dün yeniden İdlib için askeri güç kullanmaktan söz etmesi, önümüzdeki dönem Türkiye-Rusya arasında İdlib geriliminin artacağına işaret ediyor.

Suriye’de muhaliflerin “son kalesi” niteliğinde olan ve büyük oranda El Nusra bağlantılı HTŞ kontrolünde bulunan İdlib’de Suriye ordusunun ilerleyişi sürüyor. Son olarak İdlib’de Maarat el Numan ilçesini ele geçiren Suriye ordusunun, İdlib ilinin ortasından geçen Halep-Şam bağlantısını sağlayan kritik M-5 karayolunun tamamında kontrolü sağlamayı hedeflediği, daha sonra Halep-Lazkiye bağlantısını sağlayan M-4 karayoluna yönelebileceği belirtiliyor.

Türkiye’nin Rusya ve İran’la yürüttüğü Astana süreci çerçevesinde 2017’de İdlib, “çatışmasızlık bölgeleri”nden biri ilan edilmiş, Suriye ordusunun İdlib’e operasyon başlatacağının konuşulduğu Eylül 2018’de ise Soçi Mutabakatı’yla vilayet etrafında “gerilimi azaltma bölgesi” kurulması kararlaştırılmıştı. Soçi Mutabakatı’yla Türkiye, İdlib’de “ılımlı” olarak tanımlanan silahlı muhaliflerle “terörist” olarak tanımlanan grupları ayırmak gibi zorlu bir yükümlülük üstlenmiş, ayrıca mutabakatla M-4 ve M-5 karayollarının kısa sürede trafiğe açılması hedeflenmişti. Geçen sürede bu hedeflere ulaşılamazken Türkiye ve Rusya, İdlib’de yaşanan sıcak gelişmeler karşısında devamlı olarak birbirlerine yükümlülüklerini hatırlatmakla yetindi. 

‘SEÇİMİNİ YAP’ ÇIKIŞI

Son dönemde tablo Suriye ordusunun lehine değiştikçe Türkiye, sınırlarına yönelik sığınmacı akınının kabul edilemez olduğu tepkisini gösterdi. Erdoğan, Afrika gezisinden dönüşünde İdlib’de yaşanan gelişmelerden memnuniyetsizliğini dile getirerek “Şu an itibarıyla maalesef Rusya, Astana’ya da, Soçi’ye de sadık değil” dedi ve Rusya’ya Türkiye ile Suriye arasında bir seçim yapması çağrısında bulundu. Rusya, Kremlin Sözcüsü Dimitri Peskov ve Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zaharova aracılığıyla “Rusya, Soçi Mutabakatı’ndaki tüm yükümlülüklerini yerine getiriyor” yanıtını verdi ve İdlib’den Suriye ordusu ve Rus üslerine yönelik saldırılara dikkat çekti.

Buna karşın Türkiye’den İdlib konusundaki açıklamaların sert tonu sürdü. Önceki gün Milli Güvenlik Kurulu toplantısının ardından yayımlanan bildiride “İdlib başta olmak üzere Suriye’nin çeşitli bölgelerinde Türk güvenlik güçlerini ve sivil halkı hedef almaya devam eden terör saldırılarına karşı ilave tedbir alınacağı” vurgusunun yer alması dikkat çekti. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan da dün partisinin il başkanları toplantısında İdlib konusundaki sert mesajlarını bir adım ileri taşıdı ve askeri operasyon seçeneğinden söz etti. “Suriye’nin ne diğer bölgelerindeki ne de İdlib’deki duruma seyirci kalmayacağız” diyen Erdoğan, Türkiye’nin Suriye’ye Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı operasyonları düzenlediğini anımsattı. “İdlib’deki durumun süratle normale döndürülmemesi halinde yeniden aynı yola başvurmaktan başka çaremiz kalmayacaktır” ifadelerini kullandı.

BERLİN’DEN KIZILAY’A BAĞIŞ

Almanya’nın İdlib’den kaçan sivillerin barınma ve diğer ihtiyaçları için Kızılay’a 25 milyon Avro’luk katkıda bulunacağı açıklandı. DW’nin haberine göre, Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, Almanya’nın Suriyeli mülteci ve sığınmacılara yönelik insani yardımda en büyük bağışçılardan biri konumunda olduğuna işaret etti. Bu yıl içinde Suriye’nin kuzeybatısındaki sivil halkın güvenliği ve ihtiyaçları için yaklaşık 28 milyon Avro kaynak sağlandığını kaydetti.

 

Hüseyin Hayatsever  / CUMHURİYET