Batı Trakya Türkleri, haksızlığa ve hukuksuzluğa "artık yeter" diyor

YUNANİSTAN, ULUSLARARASI SÖZLEŞMEYİ 13 YILDIR İHLAL ETMEKTE

Batı Trakya Türkleri, haksızlığa ve hukuksuzluğa "artık yeter" diyor

Batı Trakya Türkleri, haksızlığa ve hukuksuzluğa "artık yeter" diyor

Ayyıldız Huri KAPTAN / QHA Ankara

Yunanistan, Batı Trakya Türk Azınlığını görmezden gelerek uluslararası anlaşmaları ihlal etmeye devam ediyor. İskeçe Türk Birliği, yeniden tescil başvurusunun Yunanistan Yargıtayı (Arios Pagos) tarafından reddedilmesinin ardından, yıllarca süren haksızlığa “artık yeter” diyor. İskeçe Türk Birliği; tüm üyelerini, demokrasi ve insan haklarına saygı duyan herkesi, Batı Trakya Türk Azınlığına yönelik haksız tutumlar karşısında, 10 Temmuz 2021 tarihi saat 11:30’da barışçıl yürüyüşe davet ediyor. İskeçe Türk Birliği Başkanı, gazeteci Ozan Ahmetoğlu söz konusu eylem hakkındaki değerlendirmelerini QHA ile paylaştı. Ahmetoğlu, eylemin önemine ilişkin, “Batı Trakya Türklerinin Yunanistan Yargıtayı’nın 38 yıldan beri devam eden haksız ve adaletsiz tavrına karşı tepkisini dile getirmesidir.” ifadelerini kullandı.

Yunanistan, Batı Trakya’daki Türk varlığını sistematik olarak inkar politikasının bir parçası olarak halen derneklerle ilgili uluslararası kararları uygulamamakta ısrar ediyor. Atina yönetimi, uluslararası anlaşmalara uymayarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Batı Trakya’daki Türk azınlığı lehine verdiği kararları çiğneyerek, Türk derneklerine yasal haklarını iade etmiyor.

YUNANİSTAN, ULUSLARARASI SÖZLEŞMEYİ 13 YILDIR İHLAL ETMEKTE

AİHM, Yunanistan’ın Batı Trakya’daki Türk azınlığın kurduğu Türk adı taşıyan dernekleri hukuka aykırı şekilde kapatması üzerine, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni ihlal ettiğine hükmetti. Ancak, Avrupa Konseyi başta olmak üzere çeşitli uluslararası kuruluşlar birçok kez Atina yönetimine bu hukuksuz tutumundan dolayı uyarıda bulunsa da, Atina yönetimi halen derneklerle ilgili uluslararası kararları uygulamamaktaki ısrarını sürdürüyor. İskeçe Türk Birliği “Türk” adından kaynaklanan 38 yıllık mücadelesini bir eylem ile sürdürecek. Batı Trakya Türk Azınlığının en eski sivil toplum kuruluşlarından İskeçe Türk Birliği (İTB), Yunanistan Yargıtayı (Arios Pagos) tarafından İskeçe Türk Birliği Derneğinin kapatılmasının ardından, 13 yıldır sürdürdüğü haklı mücadelesindeki gelinen noktada tescil başvurusunun reddedilmesi nedeniyle ortaya konan haksız tutumlara karşı basın açıklaması ve protesto gösterisi gerçekleştirecek. İTB önünde başlayacak ve şehir meydanına kadar devam edecek olan yürüyüşün ardından oturma eylemi düzenlenecek. 10 Temmuz 2021 tarihi saat 11:30’da karara itiraz eden herkesi İskeçe Türk Birliği binası önüne davet eden birlik, yaşanan haksızlıklara karşı durmak ve ses yükseltmek için çağrısını yineledi. İskeçe Türk Birliği Başkanı, Gazeteci Ozan Ahmetoğlu, Batı Trakya’daki Türk Azınlığının 38 yıllık mücadelesini ve yeni eylemi hakkındaki ayrıntıları QHA’ya özel röportajında aktardı.

Ozan Ahmetoğlu: "İTB'nin Resmi Statüsünün İadesini Bekliyoruz" | Birlik  Gazetesi
İskeçe Türk Birliği Başkanı, gazeteci Ozan Ahmetoğlu

QHA: Türk adından kaynaklanan ve 38 yıldır süren mücadelede gelinen noktayı nasıl tarif edersiniz?

Bilindiği üzere; 38 yıl önce Batı Trakya Türk Azınlığının derneklerinin isminde “Türk” var diye, (1983 yılı sonlarında) Yunanistan güvenlik güçleri tarafından tabelaları indirildi, mahkemelerce de derneklere kapatılma davaları açıldı. Ne yazık ki, burada bir mağduriyet söz konusu. Bu “Batı Trakya’da Türk yoktur” politikasının bir yansıması olarak hayata geçirildi ve derneklerimiz hakkında kapatılma davası açıldı. 1927’de kurulan İskeçe Türk Birliği (İTB), 1928’de kurulan Gümülcine Türk Gençler Birliği (GTGB), 1936’da kurulan Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği (BTTÖB) olmak üzere İskeçe’deki azınlığımızın üç tarihi dernekleri Yunanistan Yüksek Mahkemesi tarafından alınan karar neticesinde kapatıldı.

Türkiye İskeçe Türk Birliği kararı nedeniyle Yunanistan'a tepki gösterdi |  Azınlıkça

22 YIL SÜREN İÇ HUKUK MÜCADELESİ

İskeçe Türk Birliği özelinde söyleyecek olursak, 1983 yılından 2005 yılına kadar olan süreçte, İskeçe Türk Birliği adına alınan kapatma kararına itiraz ederek kararın uygulanmaması için 22 yıl süren bir iç hukuk mücadelesi verdik. 2005 yılına gelindiğinde Yunanistan Yargıtayı dernekleri kapatma kararını onadı. Dolayısıyla iç hukuk yollarının tükenmesi üzerine dernekler olarak davayı, 2005’te Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) taşıdık. AİHM, 2008 yılında İskeçe Türk Birliği’ni oy birliği ile haklı buldu ve bu bizim için son derece önemli ve tarihi bir karardır. Bunun üzerine bizler AİHM kararını alıp, Yunanistan Mahkemelerince verilen kapatılma kararlarının iptal edilmesini, derneğin yasal (resmi) statüsünün iade edilmesini ve İskeçe Türk Birliğinin tekrar isminin tescil edilmesini, yani “tabelamızın iade” edilmesini talep ettik. Ne yazık ki, AİHM kararının açıklamasının üzerinden 13 yıl geçmesine ve Yunanistan iç hukuk yolunu iki kez tüketmemize rağmen iki kez ret cevabı aldık.

Gökhan Karataş on Twitter: "İskeçe Türk İlkokulu 1960'lar… "

BATI TRAKYA TÜRKLERİ, HAK GASBINA “ARTIK DUR” DİYECEK!

Avrupa Mahkemesinin ve uluslararası insan hakları örgütlerinin Yunanistan’a 13 yıldan bu yana yapmış olduğu “AİHM kararlarını uygula” uyarılarını vatandaşı olduğumuz, ülkemiz Yunanistan dikkate almıyor, kararları uygulamıyor. İşte bizler yarın bu hak gasbının, bu haksızlığının devam etmesine karşılık koyduğumuz tepkinin bir yansıması olacak. Bu haksızlığa gür sesle tepki göstermek amacıyla yarın İskeçe Türk Birliği önünde bir eylem gerçekleştireceğiz. İskeçe Türk Birliği 38 yıldır hak arama mücadelesine devam etmektedir. Bunun 13 yılı AİHM kararının uygulanmaması ile devam etmektedir. Mücadelemiz; uluslararası hukukun ülkemiz Yunanistan tarafından uygulanmasına, azınlığın hakkının iadesine yöneliktir. Bizim mücadelemiz bir demokrasi ve insan hakları mücadelesidir.

QHA: Söz konusu eylem planı, Yunanistan basınına nasıl yansıdı?

Evet, Yunanistan basınına yansıdı. Ancak buradaki basın, (yüzde yetmiş-seksen oranında) İskeçe Türk Birliği sanki bir tahrik unsuruymuş gibi bir algı çabası yaratıyor. Bu durum bizi gerçekten üzüyor. Bunu ilk kez yaşamıyoruz, maalesef son kez de olmayacak. Bu eylemden sonra siyasi çevrelerce de Batı Trakya Türklerinin bir hedef, bir tehdit ve tehlike unsuru olarak gösterilmesi mümkün.

QHA: İskeçe’deki eylemin önemi ve farkı nedir?

Bu eylemin önemi; Batı Trakya Türklerinin Yunanistan Yargıtayının 38 yıldan beri devam eden haksız ve adaletsiz tavrına karşı tepkisini dile getirmesidir. Daha öncesinde, Yargıtayın 2005’teki kapatma kararı üzerine biri Gümülcine’de, diğeri de İskeçe’de olmak üzere iki büyük çaplı yürüyüş ve toplantı gerçekleştirildi. Ancak, İskeçe Türk Birliği kendi davasıyla ilgili daha önce bu çapta bir eylem gerçekleştirmedi.

“TÜRKİYE, BATI TRAKYA TÜRKLERİNİN HAKLI MÜCADELESİNDE DESTEĞİNİ ESİRGEMEDİ”

QHA: Türkiye’nin konuya ilişkin desteğini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bizler, bir anlamda 1923 yılında Türkiye ve Yunanistan olmak üzere imzacı iki devletin Lozan Barış Anlaşmasına imza atmasıyla Batı Trakya Türk Azınlığı olarak doğduk. Anavatanımız Türkiye, Batı Trakya Türklerinin bütün haklı davasında her daim yanımızda oldu, Batı Trakya Türklerinin demokratik mücadelesinde desteğini esirgemedi. Türkiye’den yetkililer, bu eylem olsun, daha farklı zamanlarda olsun Batı Trakya Türklerinin maruz kaldıkları haksızlıklara kayıtsız kalmayarak gerekli açıklamalarda bulunuyorlar. Bu durum, Batı Trakya’da yaşayan yaklaşık 150 bin kişilik Türk Azınlığı için elbette son derece önemli ve memnun edici. İTB adına, Türkiye’ye teşekkürü borç biliriz.

qha.com.tr