Berat Albayrak Ak Parti’yi  yeniden diriltebilir mi?

Ak Parti ve Başkan Erdoğan’ı kendi tabanı ile karşı karşıya getirdiler.

Berat Albayrak Ak Parti’yi  yeniden diriltebilir mi?

YUSUF İNAN YAZDI...

Berat Albayrak Ak Parti’yi  yeniden diriltebilir mi?

Yazının başlığını okuyanlar, “Ak Parti öldü mü ki, dirilsin” diyebilir. Haklı da olabilirler.

Çünkü, Ak Parti’nin beyin ölümü henüz gerçekleşmedi.

O nedenle diri sanılıyor!

Sevilen dizi Kurtlar Vadisinde Aslan bey ile ilgili bir replik vardı; "Aslan ceylanı yemeye 40 gün önceden karar verir de, 40 gün ortalarda gözükmez karnının gurultusu duyulmasın diye!”

Aslan, Ak Parti’yi yemeye çok önceden karar vermişti. Planı yaptı ve sahneden çekildi.

17 – 25 Aralık operasyonları ile plan su yüzüne çıktı.

Ak Parti ve Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin en güçlü yapısı FG ve FG’yi kontrol eden güç kartelleri ile karşı karşıya getirildi.

Cemaat adı verilen bu yapı kontrolden çıkmıştı. Hile ile iş görüyorlardı. İnsanların hayatlarıyla oynuyor, suçu 28 Şubatçılara ve Ergenekonculara atıyorlardı.

Devletin içinde kimi istemiyorlarsa, bir kumpas ile tasfiye ediyorlardı.

Hiçbir değer yargıları yoktu!

Kul hakkı, “hizmet için” denilerek yok sayılıyordu.

TSK’da veya başka devlet kurumlarında kendi amaçları doğrultusunda kullanamayacakları milliyetçi, muhafazakar personeli istifaya zorluyorlardı.

Öyle bir sistem kurmuşlardı ki, kumpası kuruyorlar, Atatürk, vatan, bayrak, millet diyen general ve amirallere, adı Ergenekon ile anılan üst düzey yöneticilere gariban vatandaşın çocuklarını infaz ettiriyorlardı.

Montrö bildirisine imza atan emekli Amiralleri bile kendi amaçları doğrultusunda kullanıyorlardı.

Ben de böyle bir kumpas ile istifaya zorlandım!

Emekli olmama çok az bir zaman kalmıştı, istifa etmek zorunda bırakıldım.

Bir ev, bir araba alacak seviyedeki emekli ikramiyemi yaktım. Yüksek seviyede emekli maaşından vazgeçtim.

Çünkü,  Cemaat denilen yapının oyuncağı olmuş generaller ve amiraller öyle istemişlerdi.

Milliyet gazetesini kullanarak kumpas kurdular. Dünya medyasını ayağa kaldırdılar. İncir çekirdeğini doldurmayan basit bir olay dünya medyasında aylarca yazıldı, çizildi, tartışıldı.

Geri dönme ihtimalim olmayacak şekilde olayları kurguladılar.

Hiçbir suç ve suç kanıtı olmadan iki ay hapse attılar. Suçun olsun veya olmasın. General ve Amirallerin iki dudağı arasında bir hayatın var.

Hiç unutmam, tüm komuta kademesi toplanmış.

Beni çağırdılar.

Dönemin kudretli Amirali T.U;

“Ya istifa et git, ya da 21 gün hapse atarız. Çıkmadan bir daha atarız.”

“Senin için tek çıkış yolu istifa etmek. Etmezsen sicilini bozar TSK’dan atarız. Aileni ve çocuklarını perişan ederiz.”

"Bankadan kredi çektim. Borcum var. Çocuklar küçük. Evim kira. İstifa edersem, ailemin hayatını idame ettiremem" dedim.

Kabul etmediler...

Çaresiz istifa ettim! (2000 yılı)

Ak Parti ve Recep Tayyip Erdoğan böyle bir yapı ile karşı karşıya getirildi. (Ben de işte böyle bir dönemde Ak Parti kuruluşunda yer aldım.)

17 – 25 Aralık'da Bilal Erdoğan’ı feda etmek zorunda kaldı.

15 Temmuz Hain Darbe Girişimi ile Ak Parti ve Başkan Erdoğan'ın arkasındaki halk desteği hedeflendi. Bugünlerde 15 Temmuz konuşulmaya başlandı. Kimileri 15 Temmuz için “Kontrollü Darbe” diyor. Başkan Erdoğan’ı ve MİT eski Başkanı Hakan Fidan’ı hedef gösteriyor.

Bu yapının nihai amacı, 15 Temmuz’da darbe yapmak olsaydı, yapardı. Kimse engelleyemezdi. Amaçları, Ak Parti ve Başkan Erdoğan’ın arkasındaki halk desteğini  eritmekti.

Ak Parti ve Başkan Erdoğan’ı kendi tabanı ile karşı karşıya getirdiler.

Çünkü, Türkiye 17 – 25 Aralık operasyonlarından etkilenmemiş, Ak Parti ve Başkan Erdoğan’ı terk etmemişti.

O nedenle Ak Parti ve Başkan Erdoğan'ın sağ duyusunu hedef aldılar!

Ak Parti tabanına, Tayyip Erdoğan'ı seven kitlelere, Ak Parti kurucularına, Ak Parti teşkilatlarına, Ak Parti Milletvekili ve Bakanların aile efradına ve bürokratlara ByLock yüklettiler. 

Yetmedi, Mor Beyin yazılımı ile 11 bin 480 kişiye veya daha fazlasına bilmeden ByLock uygulamasını indirttiler...

ByLock serverını MİT’e kendi elleriyle teslim ettiler. İsteselerdi ByLock serverını basit bir komut ile silebilir, yok edebilirlerdi. 

Bunu yapmadılar.

Çünkü, kitleleri suçlayacak bir enstrümana ihtiyaç vardı. ByLock’u, Bank Asya’yı daha sonra ankesörlü telefonları, hatta itirafçıları bile kendileri ayarladılar.

Medyada FETÖ’nün üst düzey isimleri olarak sunulan şahısları bile kendileri belirledi. 

Medyada afişe edilenlerin hiç biri bu yapıda söz sahibi değildi. Saf dindar insanlar oldukları doğru. Ak Parti'ye ve Başkan Erdoğan’a gönül verdikleri de doğru.

Ak Parti ve Recep Tayyip Erdoğan’dan koparmak için!

Ak Parti ve Başkan Erdoğan’a kendi tabanını ve sevenlerini hapse attırdılar.

14 – 28 Mayıs 2023  seçim sonuçları hedefe ulaştıklarının bir kanıtı!

Bu sürecin bitmesini istemiyorlar.

Çünkü, Ak Parti tabanının, Erdoğan’ı seven inançlı insanların, Erdoğan'dan kopması için hapse atılmasını, baskı altında tutulmasını, ezilmesini istiyorlar. 

Mağduriyetler üzerinden tüm dünyayı konsolide ediyorlar.  Cemaati de, cezaevi eğitiminden geçiriyorlar. Bir taşla çok kuş vuruyorlar.

Bir FETÖ itirafçısı, İzmir 19.Ağır Ceza Mahkemesindeki bir duruşmada "İzmir Adliyesi’nin tamamı FETÖCÜ" dedi. Mahkeme heyetine "siz de FETÖ’cüsünüz, FETÖ’ye hizmet ediyorsunuz" dedi.

Mahkeme heyeti itiraz etmedi!

Adliyelerde masum insanlar sürünüyorsa, çile çekiyorsa, çocuklar, lohusa kadınlar, yeni doğmuş bebekler, yaşlı ve hasta insanlar hapis yatıyorsa, bunun en büyük nedeni, mağduriyet üreterek, Ak Parti ve Başkan Erdoğan’ın arkasındaki halk desteğini eritmek, Ak Parti ve Başkan Erdoğan ile halkı birbirinden koparmak.

İkinci bir nedeni de açığa çıkmamak için, hukuk dışı kararlar vererek kendilerini gizlemek.

Bu gerçeği görmek için çok az dikkat gerekiyor.

Hiçbir suç ve suç kanıtı olmadan insanların hayatlarıyla oynuyorlar. Pensilvanya’ya gidenler hakkında soruşturma bile açılmazken, FETÖ ile mahkemelik olanlar bir de FETÖ’den yargılanıyor. AYM kararları, AİHM kararları, T.C Anayasa’sı, çıkarılan Yargı Paketleri ortada iken gariban vatandaşı ezdikçe eziyorlar.

Türk Milletini komple bir isyana sürüklüyorlar..

Türkiye'nin ekonomik dengelerinin bozulması için, ellerinden gelen tüm hukuk ihlallerini en uç noktada uyguluyorlar.

Türkiye’yi, Ak Parti ve Başkan Erdoğan’ı AB ve NATO’dan dışlatmak için çalışıyorlar.

Adliye hukuk ihlalleri ile Türk Milleti’ni baskı altında tutuyor. Ekonomik kriz tuz biber ekiyor. Türkiye'de her ailede bir dram var. Her ailede mağdurlar var. Her evde çaresizlik, her evde kaynamayan tencereler var.

Son günlerde artan şiddet olayları için alt yapı hazırlanıyor!

Yeni çıkarılan İnfaz Yasası da şiddet olayları için fırsat oluşturuyor. Şiddet sarmalı taşradan, köylerden, evlerden, kışlaya, adliyelere, emniyete sıçrarsa, işte o zaman Türkiye bu sarmaldan çıkamaz.

Gelelim “Berat Albayrak Ak Parti’yi yeniden diriltebilir mi?” sorusuna.

Kaos Planı devrede!

Bu sürecin bir adım ötesi Ak Parti’nin bölünmesi. CHP / Kılıçdaroğu, Saadet Partisine, Demokrat Parti’ye, Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan’a boşuna milletvekili vermedi.

Tüm bunlar Ak Parti'yi bölmek için kurgulandı!

En ufak kargaşada Ak Parti bölünecek!

Ve Ak Parti’nin başına Türkan Saylan geçecek! (Şaka ve hata değil)

Arif olan anlamıştır!

Bu sürecin başlamasına birkaç adım kaldı!

Zam yağmuru bu süreci hızlandırıyor.

Bu günlerde, Berat Albayrak’a büyük iş düşüyor!

Berat Albayrak, Strateji Bakanı olarak atanır, kendine akil bir ekip kurar.

Tüm düğümleri çözer! Tüm tıkanık yolları açar.

Ak Parti ve Başkan Erdoğan’a yapılan Yargı Darbesi’ni  boşa çıkarır. Türk Milleti’ni yargı kıskacından kurtarır.

Yargı üzerinden yapılması planlanan operasyonların önünü kapatır.

AİHM, AYM ve Yargıtay kararları süratle tüm dosyalara uygulanır. Adliyeler ve  cezaevleri boşalır. 

(Anayasa Mahkemesi'nin Temel Hak ve Özgürlüklerin İhlaline Dair Emsal Kararlar sayfası Ak Parti'ye ve Başkan Erdoğan'a yönelik Yargı Darbesini boşa çıkarmak için açıldı.)

Türk Milleti özgürlüğüne kavuşur!

Hukuk ihlalleri sona erer!

Ak Parti fabrika ayarlarına döner!

Mali disiplin tüm kademelerde uygulanır.

Berat Albayrak, Strateji Bakanlığı’ndaki ekibine babası Sadık Albayrak’ı ve benzer akil, bilge insanları da alabilir. Almalıdır da... Sadık Albayrak gibi dava adamları, Türkiye sevdalıları bu görevi parasız, maaşsız da kabul ederler. Canla başla da çalışırlar.

Herkes Berat Albayrak’ı suçluyor. Herkes Berat Albayrak’ı günah keçisi yapıyor.

Tüm kirli boya Berat Albayrak’ın üzerine dökülüyor.

Amaç, Berat Albayrak gibi genç ve dinamik bir siyasi lideri, Ak Parti ve Başkan Erdoğan’dan koparmak!

Berat Albayrak buna izin vermemelidir.

Aksi halde felaket geliyorum, dedi!

Biraz daha geç kalınırsa, gelecek felaketin önü alınamaz!

YUSUF İNAN / ŞEHİTLER ÖLMEZ

www.sehitlerolmez.com

Twitter@Yusufinan2023

İnstagramyusufinan2023

İnstagramfondinan2016

E-Mailgundem@sehitlerolmez.com