Dışişleri Bakanlığı’nın Ukrayna’dan tahliye planı çöktü mü?

Dört, beş yaşındaki çocukları ümitlendirip, 47 gün savaşın ortasında bekletmek, oyalamak Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne yakışmıyor...

Editor

Nisan 14, 2022 - 18:01 Updated: Nisan 14, 2022 - 22:48

Dışişleri Bakanlığı’nın Ukrayna’dan tahliye planı çöktü mü?

YUSUF İNAN YAZDI...

Dışişleri Bakanlığı’nın Ukrayna’dan tahliye planı çöktü mü?

Türkiye, Ukrayna’da savaşın ortasında kalan Türk vatandaşlarını kurtarma çalışmalarına hızlı başlamıştı. Birçok bölgeden yapılan tahliyeler haber bültenlerine konu olmuştu.

Rusya – Ukrayna savaşının üzerinden 47 gün geçti, Moldova’ya 2,5 saat mesafedeki Nikolaev’den tahliye yapılmadı.

Savaşın ilk haftasında bir tahliye gerçekleşti. Sonrasında AA haberine göre 26 Mart 2022’de bir tahliye yapılmış.

AA’nın haberine göre, Ukrayna Nikolaev’den yapılan tahliyelerin büyük bölümü Ukrayna vatandaşı Ahıskalılardan oluşuyor.

AA’nın haberine göre tahliye edilenlerin içinde Türk vatandaşı yok!

Bu bilgileri detaylı yazıyorum. Çünkü benim ailem de Ukrayna Nikolaev’de savaşın ortasında kaldı. Sürekli takip halindeyim. Dışişleri Bakanlığı’na ait çağrı merkezi telefonlarını sürekli arıyorum.

Sağolsun, Dışişleri Bakanlığı da beni arıyor ama bir netice yok!

Nerede tıkanıklık var, bilmiyorum.

Odessa ve Nikolaev bölgesinde savaşın hızı kesildi. Hayat neredeyse normale döndü. Marketler açıldı. Şehir içi dolmuş, otobüs ve tren seferleri yapılmaya başlandı.

Böyle bir ortamda Dışişleri Bakanlığı’nın Odessa’nın Moldova sınırından kolay bir şekilde tahliye imkanı var.

Dışişleri Bakanlığı böyle bir fırsatı, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını tahliye etmek için neden değerlendirmiyor?

Kiev Büyükelçiliği’nin telefonlarını arayın, ulaşamıyorsunuz.

Ben Ukrayna vatandaşı Ahıskalıların tahliyesine karşı değilim. Onlar da tahliye edilsin. Ancak Türk vatandaşları tahliye edilmezken, Ukrayna vatandaşı Ahıskalıların tahliye edilmesi ve medyada haber bültenlerinde ilan edilmesi, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına kendini kötü hissettiriyor.

Canımızı, kanımızı, vergimizi verdiğimiz Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni yanımızda görmek hakkımız diye düşünüyorum.

Ahıska Çetelerinin Ukrayna'da Türk iş insanlarına saldırmasını, ülkeden kaçırmalarını, malına ve işine çökmelerini, Türk bayrağını çöpe atmalarını söylemiyorum bile.

Devlet, kendi vatandaşına sahip çıkmazsa, çıkmadığını düşündürmeye başlarsa, bu durum büyük kırılmalara neden olur.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Türkiye tüm dünyada barışın Fatihi olarak düşünülürken, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını tahliye edemeyen bir bakanlığı nereye koymalıyız?

Hükümetler geçici, devlet bakidir!

Bu günler de geçer.

Yapılanlar, edilenler Türk Milleti’nin hafızasında acı bir hatıra olarak kalır.

Hiç beklemediğiniz bir zamanda da karşınıza çıkar!

Bu konudaki zaafiyet, Kiev Büyükelçiliği’nden kaynaklanıyorsa, devlet gerekeni yapmalıdır.

Bakanlığın ilgili personelinin ve biriminin bir hatası ve zaafiyeti varsa, o da giderilmelidir.

Dışişleri Bakanlığı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını incitecek girişimlerden uzak durmalıdır.

Siz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını savaşın ortasında bırakıp, başka bir ülke vatandaşlarına öncelik verirseniz, yarın bunları Türk Milleti’ne anlatamazsınız.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti, böyle bir zamanda kendi vatandaşını kucaklamayacaksa, ne zaman kucaklayacak?

Çok üzücü ve kahredici olaylara şahit oluyoruz.

Sayın Bakan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bakanı olduğunu unutmamalıdır.

Elif ve Ayşe bebekler 47 gündür Ukrayna’da savaşın ortasında, Türkiye’den uzanacak elini bekliyor!

Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin elini!