Facebook ve Twitter varoluşsal bir tehditle mi karşı karşıya?

Facebook ve Twitter'ın karşı karşıya olduğu sorunlar

Facebook ve Twitter varoluşsal bir tehditle mi karşı karşıya?

Facebook ve Twitter varoluşsal bir tehditle mi karşı karşıya?

Fernando Duarte, BBC Dünya Servisi

Son haftalarda büyük teknoloji şirketlerinin başına gelenleri hepimiz takip ediyoruz.

Apple, Netflix, Amazon, Microsoft, Meta (Facebook'un sahibi) ve Alphabet (Google'ın sahibi) gibi dev şirketler son 12 ay içinde ABD borsasında 3 trilyon dolardan fazla kayıp yaşadı.

Kasım'da Amazon dahil bu şirketlerin bir kısmı işten çıkarma duyuruları yaptı.

Teknoloji sektöründe işgücü değişimlerini takip eden Layoffs.fyi adlı web sitesine göre 21 Kasım'da sektörde işten çıkarılanların sayısı 136 bine ulaştı.

En büyük kesintiler Meta ve Twitter'dan geldi.

Meta şimdiye kadar 11 bin kişiyi, Twitter ise 3700 kişiyi (toplam işgücünün neredeyse yarısı) işten çıkardı.

Bu, dünyanın en popüler iki sosyal medya platformunun geleceği hakkında önemli soruları gündeme getirdi.

Peki bu dev şirketlerin dayanıklılığını hafife mi aldık?

Facebook ve Twitter'ın karşı karşıya olduğu sorunlar

Yukarıdaki veriler bu iki platformun da diğer sektörler gibi küresel ekonomik yavaşlamadan etkilendiğine işaret ediyor.

Bu yıl Mark Zuckerberg'in sahibi olduğu Facebook, 18 yıllık tarihinde ilk kez takipçi kaybetti

Bu, teknoloji şirketlerine daha az yatırım yapıldığını ve özellikle sosyal medya platformları için reklamdan elde edilen gelirin azaldığını gösteriyor.

New York'taki Columbia Üniversitesi'nde Medya ve Teknoloji uzmanı olan Profesör Jonathan Knee, "Şu anda teknoloji sektöründe fon bulmaya çalışanlar çok zorlanıyor" diyor.

Günümüzde sosyal medya platformlarının birer "reklamcılık şirketine dönüştüğünü" söyleyen Knee sözlerini şöyle sürdürüyor:

"Bu tür gelirlere güvendiğinizde ekonomik durgunluk çok zor bir ortam yaratacaktır."

Meta'nın Ekim ayının sonunda yayımlanan mali raporu, reklam gelirlerinin azalmasının şirketin finansal zorluklarına katkıda bulunduğunu gösteriyor.

Rapor, bunun yanı sıra TikTok gibi diğer şirketlerin oluşturduğu rekabet baskısından da söz ediyor.

Milyarder Elon Musk tarafından satın alındıktan sonra borsadan çekilen Twitter da çeşitli zorluklarla karşı karşıya.

Öncelikle sosyal medya platformunun Musk'ın liderlik yaklaşımından etkileneceği öngörülüyor.

Musk Twitter üzerinden yaptığı bir anketi takiben geçtiğimiz günlerde eski ABD Başkanı Donald Trump'ın şahsi hesabının yeniden açılmasına karar verdi.

Trump'ın hesabı 6 Ocak 2021'deki ABD Kongresi baskınından sonra, "nefret söylemi" yaydığı gerekçesiyle kalıcı olarak engellenmişti.

Twitter'ın dertleri Elon Musk'tan önce başlamıştı

Ancak uyarı sinyalleri Musk gelmeden önce de başlamıştı.

Ekim ayında Reuters haber ajansı tarafından elde edilen belgeler, Twitter'ı haftada altı veya yedi kez kullanan ve üç ila dört kez tweet atan kullanıcı sayısının Covid-19 salgının başlangıcından bu yana düştüğünü gösteriyor.

Bu kullanıcılar Twitter'ın toplam gelirinin yarısını oluşturuyor.

Musk'ın gelişiyle platformdan ayrılanların sayısı ise yeniden artıyor.

Musk'ın platformu satın almasından bir hafta sonra Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'ndeki (MIT) araştırmacılar tarafından yapılan ve 3 Kasım'da yayımlanan bir çalışmada, Twitter'ın o bir haftalık dönemde yaklaşık bir milyon kullanıcıyı kaybettiğini tespit ediyor.

Sosyal medya platformları doğal döngülerini tamamladı mı?

Bazı uzmanlar, sosyal medya şirketlerinin yaşadığı krizi doğal yaşam döngülerinin sonu olarak yorumluyor.

Singapur Ulusal Üniversitesi'nde İletişim ve Yeni Medya Uzmanı Dr. Natalie Pang, "Her platformun kendi büyüme ve olgunluk/gerileme yörüngesi var. Bu platformlar gelende onların yerine gelen platformlar yüzünden gerilemeye başlıyor" diyor.

Dr. Pang, Facebook ve Twitter'ın, Covid-19 salgını sırasında fazla büyüdüğüne inanıyor.

Bazı sosyal medya şirketleri doğal yaşam döngülerini tamamladı mı?

Pang, "Pandemi sırasında yaşanan dijitalleşmeyle teknoloji platformları hızla büyüdü" diyor ve artık bu şirketlerin yeniden şekillenmesi gerektiğini söylüyor.

Sheffield Üniversitesi'nde Dijital Medya Uzmanı Dr. Lianrui Jia ise, "Bu platformların var oluş süresini hafife almış olabiliriz. Kullanıcılar artık bu platformlarla ilgili bazı sorunları fark etmeye ve ayrılmaya başlayabilir" diyor.

Buna rağmen Facebook ve Twitter dev kullanıcı tabanına bir süre daha güvenebilir.

Facebook'un dünyanın en popüler sosyal medya platformu olduğunu söyleyen Meta'ya göre, 2022'nin üçüncü çeyreği itibarıyla platformun aylık yaklaşık üç milyar aktif kullanıcısı bulunuyor.

Ancak Şubat ayında Meta, Facebook'un 18 yıllık tarihinde ilk kez günlük aktif kullanıcı sayısında düşüş yaşadığını açıkladı.

2019'dan bu yana toplam kullanıcı sayısı yerine yalnızca günlük kullanıcılarını kaydeden Twitter'ın ise Ekim ayında yayımlanan verilerine göre 238 milyon günlük kullanıcısı bulunuyor.

Ancak kullanıcıların artık haber ve güncel olayları takip etmekten kaçındığını ve daha çok yetişkin içeriklere ve kripto para platformlarına yöneldiğine dair endişeler de var.

İngiltere'deki Lancaster Üniversitesi'nde Ekonomi alanında Kıdemli Öğretim Görevlisi olan Renaud Foucard, hükümetler tarafından artan denetimin de şirketler arası rekabeti şiddetlendirdiğine ve bunun büyük bir engel haline geldiğine dikkat çekiyor.

Yok oluş süreci mu?

Sosyal medya platformları bazen de tamamen yok olabiliyor.

Örneğin 2000li yıllarda dünyanın birçok yerinde çok sayıda kullanıcıya ilk defa ulaşan sosyal medya devi MySpace.com, Facebook ile rekabet edemedi.

2007'de 300 milyon kullanıcısı olan MySpace'in bugün sadece 6 milyon kullanıcısı var.

Ancak bazı uzmanlar popüler platformların bu tür zorluklar yaşamasının sağlıklı olduğuna inanıyor.

Foucard, "Bu platformların en büyük sorunlarından bir tanesinin rekabet olması aslında iyi bir şey" diyor ve devam ediyor:

"Yeni şirketler, kullanıcılara daha fazla seçenek ve daha iyi deneyimler sunabilir."

BBC TÜRKÇE