Filistinli İsra, ailesi tarafından darp edilerek öldürülmüş

Ailesi tarafından işkenceye maruz kalmış

Filistinli İsra, ailesi tarafından darp edilerek öldürülmüş

Geçtiğimiz ay öldürülen İsra Garib’in katili olmakla suçlanan eniştesi, İsra’ya “cin musallat olduğunu” öne sürerek kalp krizi sonucu öldüğünü söylemişti

21 yaşındaki İsra Garib, 22 Ağustos’ta Filistin Beytüllahim kentinde sebebi bilinmeyen bir şekilde öldürüldü.

İsra’nın eniştesi ve abisi, genç kızın kalp krizi sonucu hayatını kaybettiğini söylemişti. Daha sonra ifadeyi değiştirip, İsra’nın evin balkonundan düşerek öldüğünü iddia etmişti.

 

Eniştesi Mustafa Safi, gelen baskılar üzerine bir açıklama daha yapmış ve İsra’ya “cin musallat olduğunu” öne sürmüştü.

Filistinli kızın kendisiyle evlenmek isteyen bir gençle fotoğraf paylaştığı için abisi ve eniştesi tarafından darp edilerek öldürüldüğü bilgisi sonrası sosyal medyadan tepki yağdı. Ancak Filistinli makamlar, olayın soruşturulduğunu söyleyerek aile fertlerinden herhangi birini gözaltına almamıştı.

Filistin Başsavcılığı, İsra’nın ölümünden 20 gün sonra adli tıp raporunu açıkladı.

Raporda İsra’nın göğüs, kafa ve vücudunun farklı yerlerine darbe aldığı ve hayatını kaybettiği belirtildi.

Adli tıp raporunun ardından İsra’yı öldürmekle suçlanan eniştesi Mustafa Safi, kardeşi Ahmet Garib ve babası B. Garib tutuklandı.

İsra’nın ölüm sebebinin evin balkonundan düşmesinden kaynaklanmadığını belirten Filistin Başsavcısı Ekrem Hatip, Ramallah’ta yaptığı açıklamada, genç kızın darp ve şiddetten kaynaklanan şiddetli solunum yetmezliğinden öldüğünü söyledi. 

 

Genç kızın evde eniştesi ve abisi tarafından sık sık şiddete uğradığını, ancak korktuğu için bunu polise bildirmediğini ifade etti.

Ailesi tarafından işkenceye maruz kalmış

Hatip, “İsra Garib’in sık sık psikolojik baskıya ve fiziksel şiddete maruz kaldığını ve ailesinin bazı üyeleri tarafından darp edildiğini soruşturmalar sonucunda kanıtladık” dedi.

Adli tıp raporunda, genç kızın darp kaynaklı gözünün morardığı, göğüs kafesinde kırılma olduğu, kafasında kırıklar olduğu bilgisi yer aldı.

Raporda İsra’nın herhangi bir kalp rahatsızlığı geçirmediği belirtiliyor. Ailesi, ilk açıklamasında İsra’nın kalp krizi geçirdiğini söylemişti.

İsra’nın ölümü sonrası Twitter’da birçok kullanıcı “Hepimiz İsra’yız” etiketi açarak tepki göstermişti. Filistinli kadın hakları örgütleri ve hukukçular, genç kızın ailesi ve akrabaları tarafından işkenceye uğradığını ve olayın soruşturulması gerektiğini belirtmişti. 

Sosyal medyada yayınlanan bir görüntüde, 9 Ağustos’ta omurgasında kırık olduğu şikayetiyle hastaneye gelen İsra’nın çığlık attığı görüldü.

İnsan hakları savunucuları, bu görüntünün İsra’nın erkek kardeşi ve eniştesi tarafından işkenceye uğradığının kanıtı olduğunu ifade etmişti.

İsra’yı öldürmekle suçlanan eniştesi Muhammed Safi, daha önce kişisel Facebook hesabından yaptığı açıklamada, kendilerini cinayetle suçlayan kişileri “hesaba çekmekle” tehdit etmiş ve İsra’ya kendisine aşık olan bir cinin musallat olduğunu öne sürmüştü. İsra’nın hastanedeki çığlıklarını ise buna delil olarak göstermişti.

Kadına yönelik şiddeti kınayan Filistinli Kadınların Gelişimi ve Bilgilendirilmesi Derneği, “Kadınları aile şiddetinden koruman için yasa düzenlemesi” çağrısı yapmıştı.

Filistin polisi tarafından yayınlanan resmi istatistiklere göre, 2018’de Batı Şeria’da 12’si “namus cinayeti” olmak üzere 24 kadın cinayeti işlendi.

 

Independent Türkçe