İYİ Partili Dervişoğlu: Onların hazırlığı varsa bizim de hazırlığımız var

“ATATÜRK'ÜN ÜZERİNDEN MİLLETİ AYRIŞTIRMAKTAN GERİ DURMADILAR”

İYİ Partili Dervişoğlu: Onların hazırlığı varsa bizim de hazırlığımız var

İYİ Partili Dervişoğlu: Onların hazırlığı varsa bizim de hazırlığımız var

İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, İYİ Parti Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan hakkında milletvekili dokunulmazlığının kaldırılması talebiyle Meclis'e gönderilen fezlekeye ilişkin, "Sayın Türkkan'ın yargılanmasını sağlayabilirler. Bundan rahatsızlığımız yok. O yargılama esnasında iktidarın hangi kirli pazarlıklarla partimize kumpas kurduğunu da mahkemede dile getirmekten geri durmayacağız. Onların nasıl hazırlığı varsa bizim de o konuyla ilgili hazırlıklarımız var" dedi.

İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında gündeme dair konuştu.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 10 Kasım konuşmasına değinen Dervişoğlu, şunları söyledi:

“ATATÜRK'ÜN ÜZERİNDEN MİLLETİ AYRIŞTIRMAKTAN GERİ DURMADILAR”

* Siyasi fayda temini uğruna, Türkiye'nin değerlerini yıpratıyorlar…Neymiş; Gazi Mustafa Kemal Suriye'de, Libya'da, Irak'ta, Balkanlar'da, Kafyasya'da görev yapmış ve Ak Parti iktidarı da işte bu nedenle o bölgelerde etkinmiş…Sayın Cumhurbaşkanını konuşma metinlerini kimler yazıyor bilmem ama kendisinin yerinde olsam, bu tarih cahili ve milletin aklıyla alay eden zevatı sorgularım. Biz, Türkiye'nin menfaati ve güvenliği söz konusu olduğu müddetçe, dünyanın her yerinde olmaya elbette evet deriz.

* Ancak Mustafa Kemal'in adı üzerinden sayılan bu coğrafyalar, o yıllarda Osmanlı toprağıydı. Yani, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, askeri olduğu imparatorluğun topraklarında, bir başka deyişle vatan topraklarında görev yapıyordu. Bugün Suriye'de, Libya'da, Irak'ta olmak başka, Atatürk'ü buna bahane ediyor-muş gibi yapmak ise bambaşka…Acıda ve hüzünde ortaklaşıldığı bir günde dahi, tarihin ve gerçeklerin çarpıtıldığı, bundan da siyasi rant temin edilmeye kalkışıldığı zamanlar geçiriyoruz.

* Ama ne yapalım? Ak Partinin ve onun genel başkanının siyasi fıtratı maalesef böyle. Hiç kimse merak etmesin: Faydacı, fırsatçı, istismarcı bu siyasi anlayışın sonu her geçen gün yaklaşmaktadır.

“NEHRİN AKIŞINI TERS ÇEVİRMEYE ÇALIŞIYORLAR”

* Sayın Genel Başkanımız da bu konuda açık bir şekilde tavır koydu. Şimdi şehit ailelerimizin ve milletimizin duyguları istismar edilmek isteniyor. Bu yaklaşım kime ne sağlayacaktır? El üstünde tutmamız ve korumamız gereken siyaset üstü değerlerimiz olduğunu ne zaman idrak edeceğiz?

* Unutulmasın ki, biz Türk milletiyiz ve hepimiz birer şehit yakınıyız. Bu konuda herhangi bir kimseden alacağımız milliyetçilik ve mukaddesatçılık dersi olmadığı gibi, siyasi yol göstermelere de ihtiyacımız yoktur. İYİ Parti milletin emriyle kurulmuş, milletin desteğiyle bugünlere gelmiş, tecrübeli ve haysiyetli kadroların omuzunda yükselmiş, iktidara namzet bir millet hareketidir. Biliyoruz ki nehrin akışını ters çevirmeye çalışıyorlar. Herkesin bir hesabı varsa, Allah'ın da bir hesabı vardır. Allah'ın izni ve yardımıyla, engelleri aşacak, tuzakları bozacağız.

“GERÇEK GÜNDEM EKMEĞE ZAM”

Türkiye'nin gerçek gündemlerinden birinin ekmeğe yapılan zam olduğunu vurgulayan Dervişoğlu, şöyle devam etti:

* Son örnek İstanbul'dan. Biliyorsunuz, İstanbul'da ekmek , 1 Eylül'den beri 2.5 liradan satılıyor.. İstanbul Ticaret Odası, dün bu zammı, 2.5 ay sonra onayladı. Bakanlık ya da valilik iptal edebilir deniyor. Ama kimse de çıkıp demiyor ki; Bu beyler 2.5 aydır uyuyor muydu?

* Ama asıl sorun şu; Şimdi büyük olasılıkla fırıncılar da terörist ilan edilecek, hain ilan edilecek. Bir çuval un ne kadar zamlandı? Fırında kullanılan elektrik ne kadar zamlandı? Unu fırınlara, ekmeği vatandaşa ulaştıran nakliyenin mazotu-benzini ne kadar zamlandı? Maliyetler ne kadar arttı? Bunların hiç önemi yok.

* Önemli olan, devletlülerin keyfi, devletlülerin kararı. Devleti yönetenler hayatın gerçeklerinden koptukça, milletten de kopar. Bugünkü iktidarın en önemli sorunu işte tam da budur.

* Beceriksiz ekonomi politikaları yüzünden dolar 9 lira 90 kuruşla, 10 lira sınıra dayanmış, İğneden ipliğe her şeye gün aşırı zam geliyor. Bu şartlarda geçinemiyorum diyen vatandaş “Abartıyor”, Maliyetleri arttığı için ürününe zam yapan esnaf da “Hainlik” ediyor.

Türkiye, bu sakat aklı daha fazla taşıyamaz. Türkiye, bu ucube sistemin, ucube işlerini daha fazla taşıyamaz.

“SON GÜNLERDE İLGİNÇ BİR HAREKETLİLİK VAR”

Son olarak iktidarın son günlerdeki çalışmalarında seçim sinyali aldıklarını belirten Dervişoğlu, konuşmasını şöyle tamamladı:

*Bütün gerçeklere gözünü kapatan, devekuşu misali kafasını kuma gören iktidar partilerinde, son günlerde ilginç bir hareketlilik var.

*Daha önceki 3 seçim beyannamesinde de, 3600 ek göstergeyi vaat eden, ama sözünü hep unutup bu konunun üzerine yatan iktidar, bir haftadır bu konuda bir çalışmadan bahsediyor.

*Aynı iktidar; asgari ücretten vergi kaldırılsın önerimizi elinin tersiyle iterken, şimdilerde bu konuda bir hazırlık yapıldığı anlaşılıyor.

*Milletimizin ve çalışanların lehine her adım bizi mutlu eder. Ancak, “Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır” diyen bir iktidarla karşı karşıya olunca, bu adımların atılacağına olan inancımız zayıflıyor.

*Nitekim;Yine bir süredir, aileleriyle birlikte milyonlarca vatandaşımızı ilgilendiren EYT sorununa dair de bir çalışma yapıldığı bilgisi özellikle iktidar mensuplarınca basına sızdırıldı.

*Ancak, mum yatsıya kadar yandı, ve dün Çalışma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada “Böyle bir çalışmamız yok” denildi.

*Vesileyle, daha önce defalarca yaptığımız gibi, iktidarı; 3600 ek gösterge hakkını bir an önce teslim etmeye, alım gücü bu kadar düşmüşken, Asgari ücrette acilen iyileştirme yapmaya ve vergiyi kaldırmaya, EYT'li vatandaşlarımızın çilesine bir an önce son vermeye çağırıyoruz.

*Söz konusu sorunların çözümü için bu zamana kadar verdiğimiz tüm önergeleri reddettiler.

*Dilerim yaşananlardan ders çıkarıp, doğru yolu bulurlar.

*Akıllarını ve enerjilerini gereksiz işlerle meşgul etmek yerine, vatandaşın gerçek gündemiyle ve sorunlarıyla meşgul olmanın, hem kendileri, hem de ülkemiz için daha hayırlı belirtiyor ve bu konularda atılacak her türlü adıma İYİ Parti olarak destek vereceğimizi buradan ilan ediyoruz.

“VATANDAŞIN SORUNLARINA KULAK VERİLMEYE BAŞLANMASI MANİDAR”

*Liyakatsiz kadrolara makam-mevki temininden kafayı kaldırmayan iktidarın, vatandaşın sorunlarına kulak vermeye başlamasını hem yerinde hem de manidar buluyoruz.

*Şu söze dikkatinizi çekerim. Çalışma Bakanı diyor ki; “Milletin alım gücünü artıracağız”

*Milletin alım gücünü artıracağız demek, milletimizin alım gücünün düştüğünün de itirafıdır.

*Dolayısıyla, aylardır, eve ekmek götüremiyoruz diyen vatandaşlarımıza, “Abartıyorsunuz” diyen Sayın Cumhurbaşkanı'nın kadrolarının, yavaş yavaş da olsa bu gerçeği kabullenmesini olumlu bir yaklaşım olarak değerlendiriyoruz..

Ama şunu da biliyoruz ki; Ak Parti iktidarı, milletimizin gerçeklerini kabul etmiyor, görmüyor.

*Ne zamana kadar biliyor musunuz; seçim zamanına kadar…

*İşte son günlerdeki gelişmeleri manidar buluyoruz sözünden kastım da budur.

“SİNSİ BİR BASKIN SEÇİM HAVASI SEZİYORUZ”

*Hem iktidarın dilinden, hem de ortaklarının ince ince manevralara başlamış olmalarından, sinsi bir baskın seçim havası seziyoruz.

*Buradan ilan etmek isterim ki; Türkiye bir seçime gitmek zorundadır.

*Çünkü o seçimde bir şey değişecek ve her şey değişecek.

*Milletimiz, refahı, huzuru, zenginliği bu değişimle bulacak.

*Sinsi adımlara gerek yok…

*Sonuçta kapısı çalınacak olan Millettir, milletin iradesidir.

*Herşeyi açıkça ve dürüstçe yürütün ve milletimizin şaşmaz iradesine kulak kabartın.

*Biz, milletimizin İYİ Parti'yi göreve çağırdığını duyuyoruz.

*Ve bu sesin Ak Partinin kulaklarında çınladığını ve iktidarı kaybetme korkusu yarattığını da hissediyoruz.

*Millet iradesinden korkmamalarını ve korkunun ecele faydası olmadığını görmelerini diliyoruz.

“BİZİM DE HAZIRLIKLARIMIZ VAR”

Toplantıda basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Dervişoğlu, İYİ Parti Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan hakkında milletvekili dokunulmazlığının kaldırılması talebiyle Meclis’e gönderilen fezlekeye ilişkin ise şunları söyledi:

* Bu kadar kısa zamanda hem yargının hareket geçmesi hem de TBMM ve iktidar partisinin bu denli vaziyet almasını Sayın Cumhurbaşkanının talimatlarıyla ilişkilendiriyorum. İktidara söylüyorum; yargılamadan rahatsızlığımız yok, öyle anlaşılıyor ki, fezlekeyi Meclis gündemine getirecekler, çoğunlukları yeterlidir.

* Sayın Türkkan’ın yargılanmasını da sağlayabilirler. Bundan rahatsızlığımız yok, o yargılama esnasında iktidarın hangi kirli pazarlıklarla partimize kumpas kurduğunu da mahkemede dile getirmekten geri durmayacağız. Onların nasıl hazırlığı varsa bizim de o konuyla ilgili hazırlıklarımız var. Mahkemede her şey belli olur.

SÖZCÜ