Sağlık Hizmetleri Yabancı şirketlere bırakılamaz. 

Hastaneler rant sağlama yerleri değil, vatandaşlarımıza sağlık hizmeti sunma yerleridir.

Sağlık Hizmetleri Yabancı şirketlere bırakılamaz. 
Sağlık Hizmetleri Yabancı şirketlere bırakılamaz. 
Sağlık hizmeti sunumu devletin asli  görevidir. Özce özelleştirilen, sonra ticarileştirilen, ardından yabacılaştırılan bir sağlık hizmeti sunumu olamaz. Vatandaşlarımızın sağlığını korumak anayasa gereği devletin görevidir. Sağlık Bakanlığı ile Özel Şirketlerle Kamu Özel İşbirliği ile yapılan Adana, Yozgat, Bursa, Elazığ ve İstanbul şehir hastanelerini işleten şirketin hisselerini danimarkalı bir şirkete devretmesi şehir hastaneleri projesinin de yürümediğini göstermektedir. Rekabet kurulunun 17.06.2021 tarihinde onaylamasıyla işletme izni verilen şirket yaklaşık 9500 yatak kapasitesi ve 40 bin çalışanıyla Türkiye’nin en büyük sağlık işletmecisi.
Temel sağlık hizmetleri dışında kalan, görüntüleme, Labaratuar, yemek, kantin, otopark, danışmanlık gibi hizmetleri yürüten özel şirketin hisselerini yabancı bir şirkete satması bu konuda yeterli hassasiyetin gösterilmediğinin de ispatıdır.
Hastaneler rant sağlama yerleri değil, vatandaşlarımıza sağlık hizmeti sunma yerleridir.
Pandemi sürecinde sağlığın ne denli önemli olduğunu bir kez daha  gördük ve yaşadık. Sağlık hizmetleri sunumunu bırakın yabancı şirketlere bırakmaya, özel sektörün bile insafına bırakılmamalıdır. En fazla 5 yıllık kira gideri karşılığında yapılabilecek olan şehir hastanelerinin 25 yıllığına dövize endeksli kiralanmasını, bina bakım ücreti ödenmesini, hasta garantiler inin verilmesini kabul etmek mümkün değildir.
Şehir hastaneleri bir sorundur. Bir an önce bu sorundan kurtulmak gerekir. Şehir hastaneleri bir an önce kamulaştırılmalıdır. Önemli olan yönetilmesi zor, hizmet vermesi zor olan şehir hastaneleri yapmak değil, vatandaşın kolay ulaşabileceği, kaliteli hizmet alabileceği hastaneler yapmaktır.