Salgınla mücadelenin belkemiği olan hekimlerin çığlığı: Tükeniyoruz

‘KORKU, BELİRSİZLİKLER’

Salgınla mücadelenin belkemiği olan hekimlerin çığlığı: Tükeniyoruz

Salgınla mücadelenin belkemiği olan hekimlerin çığlığı: Tükeniyoruz

Koronavirüs salgını ile birlikte sağlık çalışanlarının özveriyle çalışmasına karşın emeklerinin karşılıklarını alamamaları, iş yükünün fazlalığı, izin kısıtlamalarının getirilmesi, ek ödemelerde yaşanılan adaletsizlik gibi sorunlar sürekli gündemde.

Özellikle göğüs hastalıkları ve enfeksiyon hastalıkları ile yoğun bakım hekimlerinin, artan iş yükü altında çalışmaya devam etmesi, ağırlıklı olarak bu alandaki uzmanların istifa ya da erken emekliliklerine yol açtı. 

Galatasaray Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nden sosyologlar, Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Bilgi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi’nden göğüs hastalıkları uzmanları bir araya gelerek ülkenin farklı kentlerinden hekimlere ulaştı. “Adanmışlıktan Tükenmişliğe, Tükenmişlikten Vazgeçişe: Covid-19 Pandemisinde İstifa Eden / Emekli Olan Hekimlerin Çığlığı” başlıklı bir araştırma yapıldı. 

‘KORKU, BELİRSİZLİKLER’

Araştırmaya 19 hekim katıldı. İnternet ortamında, görüşmecilerin kimliklerinin gizli kalması koşuluyla istifa ya da erken emeklilik kararı alan hekimlere, çalışma ve yaşam koşullarının bu karara etkisini ortaya koymayı hedefleyen sorular yöneltildi. Doktorlar, bu zorlu süreçte yaşadıkları sorunları, onları mesleğe devam etmeme kararına götüren etkenleri tek tek aktardı. 

Araştırma ekibinden sosyolog-hekim Prof. Dr. Göksel Altınışık Ergur, “Pandemi döneminde artan sorunlar, hekimlerin uzun süre maruz kaldıkları ağır çalışma şartları, sürecin ne kadar uzayacağını ve bu şartlar altında devam edip edemeyeceklerini bilememekten kaynaklı psikolojik sorunlar ve tükenmişlik hissi ile açıklanmaktadır” dedi. 

Araştırma, Türk Toraks Derneği’nin kongresinde bildiri olarak sunuldu. 

‘BİR TÜR OTOPSİ’

Galatasaray Üniversitesi Sosyoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Ali Ergur, araştırmada Covid-19 pandemi sürecinde istifa ve emeklilik olgularının arkasında yatan etmenlerin ve sonuçların sosyolojik anlamda belgelenmesinin sağlandığını belirterek “Böylece gelecekte bu tür olayların sürmesinin ve bir vazgeçiş salgınına dönüşmesinin önlenmesi için nedenlerini, yapılması gerekenleri anlamaya yönelik bir tür otopsi yapılmaktadır” dedi. 

‘SIKILDIK’ DEMELERİ KIRICI OLDU

Araştırma ekibinden sosyolog-hekim Prof. Dr. Göksel Altınışık Ergur, hekimlerin aldıkları kararlarının yalnızca bireysel olmayıp bireyi bu davranışa sevk eden toplumsal ilişkilerin özüyle de ilgili olduğunu kaydetti. Görüşmelerden örnekler veren Ergur, özetle şunları aktardı: 

“‘Covid sürecinin başında ayrılmayı kesinlikle düşünmedim’. ‘Eğer tam donanımlı ekip içinde olsaydım ve benim çalışma koşullarım gerçekten pandemiye uygun bir şekilde düzenlenmiş olsaydı ve ekonomik olarak da kayba uğramayacağımı bilseydim, özellikle benim istediğim şey pandemi sürecine uygun çalışma ortamı ve çalışma grubuydu, gene bırakmayı düşünmezdim’. Biz bu kadar bunları düşünüp ailemizden, her şeyden fedakârlık yaparken toplumun birden bize neredeyse sırtını dönüp hayatını yaşamaya başlaması, sadece ‘sıkıldık’ demeleri çok kırıcı oldu.”

CUMHURİYET