Osman Kavala'dan Henri Barkey açıklaması: Savcılık bu gerçeği baştan beri gayet iyi biliyordu

"Bu düzmece casusluk suçlamasına gerek kalmadı"

Osman Kavala'dan Henri Barkey açıklaması: Savcılık bu gerçeği baştan beri gayet iyi biliyordu

Osman Kavala'dan Henri Barkey açıklaması: Savcılık bu gerçeği baştan beri gayet iyi biliyordu

Casusluk soruşturmasına da neden olan eski CIA Danışmanı Henri Barkey ile 18 Temmuz 2016'da Karaköy'de yemeğe ilişkin olarak açıklama yayınlayan iş insanı Osman Kavala "Henri Barkey geçen gün, 18 Temmuz 2016 tarihinde Karaköy lokantasında kendisi ile yemek yiyen kişinin ben olmadığımı açıkladı. Savcılık bu gerçeği baştan beri gayet iyi biliyordu." dedi.

Gezi davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum edilen iş insanı Osman Kavala'nın eski CIA Danışmanı Henri Barkey ile 18 Temmuz 2016'da Karaköy'de yemek yediği iddia edilmiş, Kavala'ya casusluk soruşturması açılmıştı.

Barkey, 18 Temmuz 2016'da Karaköy'de yemek yediği gazetecinin Aslı Aydıntaşbaş olduğunu açıkladı. Barkey, Kavala'nın tutukluluğunun devamı için "absürd" bir iddianame hazırlandığını söyledi. Gazeteci Aslı Aydıntaşbaş da konuya ilişkin olarak "Son günlerle şahsımla ilgili ortaya atılan ve kötü niyetli olduğundan şüphe duymadığım iddialarla ilgili, polemik yaratmamak için ve Osman Kavala'nın bilgisi dahilinde sessiz kaldım." demişti.

Henri Barkey'in açıklamasından sonra cezaevinden olan Osman Kavala da konuya dair açıklama yaptı.

Kavala'nın açıklaması şöyle:

"Henri Barkey geçen gün, 18 Temmuz 2016 tarihinde Karaköy lokantasında kendisi ile yemek yiyen kişinin ben olmadığımı açıkladı. Savcılık bu gerçeği baştan beri gayet iyi biliyordu.

Emniyet görevlileri lokantada yaptıkları araştırmada, o akşam kimlerin hangi masalarda oturduğu bilgisine ulaşmıştı; Emniyet’te yapılan sorgumda da bu durum teyit edilmişti. “Gezi olaylarını organize etmek” ve “15 Temmuz darbe girişimine katılmak” suçlamalarıyla karşılaştığım sorgulama sırasında, Barkey ile lokantada sadece selamlaşmış ve ayaküstü konuşmuş olmamdan söz edilmişti ve bu, aramızda temas olduğunun delili olarak gösterilmişti.

Daha vahimi, iddianamede, böylesi sözde deliller göstermeye dahi ihtiyaç duyulmadan, benim darbe hazırlığı amacıyla FETÖ/PDY’nin sorumlularıyla irtibata geçtiğimin, birlikte faaliyetlerde bulunduğumun yazılmış olmasıydı. Gezi davasında verilen beraat kararları bozulduktan ve iktidarın istediği türden cezalar verildikten sonra, ne pahasına olursa olsun tutukluluğumu devam ettirmek için hazırlanmış olan bu düzmece casusluk suçlamasına gerek kalmadı.

Hukuksuz yargılamalar, siyasi etki altında olan savcıların olguları saklama, tahrif etme, komplo teorilerine göre anlamlandırma yöntemleriyle hazırladıkları iddianameler üzerinden yürütülmektedir. Karaköy lokantasında Henri Barkey ile yemek yediğim iddiası bu davranışın küçük ama oldukça aydınlatıcı bir örneğidir."

KARAR