Türk pasaportu vize beklerken...

Çavuşoğlu’nun “Uyaracağız; olmazsa karşı tedbirler alacağız”

Türk pasaportu vize beklerken...

Türk pasaportu vize beklerken...

MUSTAFA KARAALİOĞLU YAZDI...

Avrupa ülkeleri ve ABD son zamanlarda, Türk vatandaşlarının vize işlemlerinde süreyi uzatıyor ve başvuruların büyük kısmına da olumlu cevap vermiyor. Aylar sonrasına verilen vize randevuları var ve birçok kişi bu süreyi beklemesine rağmen vize alamıyor. Bu tatsız durumun sebeplerine dair birçok teori var. ABD ve bazı Avrupa ülkeleri işlem yoğunluğu ya da personel problemi gibi genel geçer ifadelere sığınıyor. Vize alıp geri dönmeyenlerin ya da iltica başvurusunda bulunanların sayısının artmasının ana sebep olduğu söyleniyor. Bu yüzden vize retlerinde gerekçe olarak “Geri dönüşü şüpheli” kanaatinin güçlü olduğu ifade ediliyor

Gerekçe ne olursa olsun Türkiye için küçük düşürücü bir tabloyla karşı karşıyayız. Bütün şatları tamamlamış ve birçoğu zaten öteden beri Avrupa’ya ABD’ye seyahat de etmiş olanlara vize verilmemesi ülke ve pasaport itibarımız açısından son derece tatsız bir tablodur.

Avrupa Konseyi’ne üye 17 ülkenin vatandaşları Türkiye’ye sadece kimlik belgesiyle girebiliyor. Almanya, Belçika, Fransa, Gürcistan, Hollanda, İspanya, İsviçre, İtalya, KKTC, Lihtenştayn, Lüksemburg, Malta, Portekiz, Ukrayna, Yunanistan, Polonya ve Bulgaristan vatandaşları. Almanlar geçerliliğini son 1 yıl içerisinde yitirmiş pasaport veya kimlik kartıyla da girebiliyor. Belçikalılar, Fransızlar, İspanyollar, İsviçreliler, Lüksemburglular ve Portekizliler ise geçerliliğini beş yıl içinde yitirmiş pasaportlarla Türkiye’ye girebiliyorlar.

İnsanların mümkün olan en kolay şekilde seyahat etmelerinde elbette yanlış bir şey yok ama eski yeni bütün pasaportlar el üstünde tutulurken Türk pasaportunun bu kadar değersiz hale gelmesinde büyük bir sorun var. Kendi kendimize “büyük ülke, büyük devlet, büyük güç” sloganları atarken, bize coğrafi olarak en yakın ülkelere bile girememek, girmekte zorluk yaşamak; mütekabiliyetin tamamen bozulduğu bir vize rejiminde dezavantajlı taraf olmak hiç de büyüklüğe yaraşır durum değildir.

Çavuşoğlu’nun “Uyaracağız; olmazsa karşı tedbirler alacağız” dediği şey, bu bahis mi bilemiyoruz ama bu orantısız tablonun hiç olmazsa bir yerinden düzeltilmesi gerekir. Geçtik mütekabiliyeti, bari biraz iade-i itibar olsun.

MUSTAFA KARAALİOĞLU / KARAR