Birileri Türkiye’nin Cumhurbaşkanı’nı yanıltıyor mu?

Ak Parti’yi kuranlar adaleti mumla arıyor.

Birileri Türkiye’nin Cumhurbaşkanı’nı yanıltıyor mu?

Birileri Türkiye’nin Cumhurbaşkanı’nı yanıltıyor mu?

YUSUF İNAN YAZDI...

Cumhurbaşkanı Erdoğan yeni Yargıtay binasının açılış konuşmasında, Türk Milleti’nin önemsediği ve özlediği konularda konuştu.

Yargıtay'ın yeni binasının açılışında yeni bir yargı paketi müjdesini verdi.

Müjde diyorum, zira Türkiye adalete hasret.

Adliyeler çalışmıyor.

Çalışanlarda yasaları ve Başkan Erdoğan’ın müjdesini verdiği yargı reformlarını görmezden geliyor,  adil olmayan, kamu vicdanını kanatan kararlar veriyor.

Adalet Bakanı, "biz reformları çıkardık, bundan sonrası işleyişte, hakim ve savcılarda" diyerek topu yargı mensuplarına atsa da, fatura doğrudan Başkan Erdoğan’a kesiliyor.

Başkan Erdoğan'ın görev onayı ile ilgili anket sonuçlarının dip yapmasının nedeni de bu!

Mağdurlar Ak Partililer.

Ak Parti kurucuları.

Erdoğan'a gönül vermiş insanlar.

Ne hazindir ki Ak Parti iktidarında, Başkan Erdoğan'ın yönetiminde Erdoğan’a arka çıkanlar, Ak Parti’yi kuranlar adaleti mumla arıyor.

CHP ve HDP’nin bir sorunu yok.

Yolu yargıya düşen CHP ve HDP’lilerin hakkını savunan avukatı var.

Avukatını aşan durumlarda CHP'nin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu var. Kılıçdaroğlu her CHP’linin yanında durup hakkını arıyor. Kılıçdaroğlu’nun yetersiz kaldığı durumlarda AYM var.

AYM imdada yetişiyor.

AYM Başkanı CHP’liler için bizzat açıklama yapıyor.

Eğer yolu adliyeye düşen Ak Parti kurucusu ve Ak Parti’ye oy verenler olursa, sahipsizliği iliklerine kadar yaşıyor.

Emniyet Müdürü avukatı tehdit edip, davaya bakmayacaksın, diyor.

Tuzağa düşürmek ve yanlış yönlendirmek için, kutsal avukat cübbesini giyen, bu ülkeye, ettiği yemine ihanet eden sözde avukatları gönderiyor.

Hakimlere ve savcılara baskı yapılıyor.

Hiç açılmaması gereken davalar açılıyor, Adalet Bakanlığı resmi evrakları geciktirerek, temyiz hakkını elinden alıyor. (Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'ün kulakları çınlasın.)

Evrak Ukrayna'da  10.09.2018 tarihinde işleme giriyor.

Adalet Bakanlığı'nın evrakı İzmir Cumhuriyet  Savcılığı'na gönderme tarihi 26.09.2019.

Hiçbir suç ve suç kanıtı olmadan tutuklanıyor.

Cumhuriyet Savcısı, akrabası 2011 yılında bankaya para yatırıp çekmiş, o nedenle suçlu olabilir, diyor. KIRMIZI BÜLTEN çıkarılmasını talep ediyor ve çıkartıyor.

Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'ün sık sık söylediği masumiyet karinesi öyle bir çiğneniyor ki, koskoca dünyada duymayan bir  Allah'ın kulu kalmıyor.

Çocukları, ailesi perişan ediliyor.

Yabancı ülkelerde ıssız bağ evlerinde ölüme terk ediliyor.

Pandemi günlerinde beşikteki çocuklar aç bırakılıyor.

Emri İçişleri Bakanlığı’ndan aldığını söyleyen, kendilerini devlet görevlisi olarak tanıtan kişiler, gözleri görmeyen öksüz ve yetim bir anneyi tehdit ediyor. 

"Çocuklarını elinden alıp, Türkiye'ye getiririz.

Sakın ola Türkiye'ye geleyim deme tutuklar seni de hapse atarız...

Eşinden boşan, boşanmazsan seni terörist ilan eder, hapse attırırız.

Seni cezaevine, çocukları da  Kimsesiz Çocuklar Kurumu'na veririz."

Bunların hepsi Ak Parti kurucusuna ve ailesine yapılıyor. Ak Parti Hükümeti’ni yıkılmaktan kurtaran devlet ve millet sevdalısı bir gazeteciye yapılıyor.

Bir CHP’li olsaydı böyle bir şey yapılabilir miydi?

Mümkün mü böyle birşey!

O kişiyi Avukat ordusu savunur, Kılıçdaroğlu ve CHP Milletvekilleri seferber olurdu. 

AYM başvuruları acil olarak yapılır, AYM acil koduyla karar verir. Mahkeme uygulamıyor veya geciktiriyorsa, AYM Başkanı en az iki kez basına açıklama yapardı.

Türk Milleti bunları bilmeli…

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Cumhurbaşkanı bunları bilmeli…

Sayın Cumhurbaşkanı  tüm bunları biliyor ve göz yumuyorsa, sessiz kalıyorsa yapacak bir şey yok.

O  zaman adalet devletten değil, Allah’tan istenilir...

Polis, savcı, konsolos, büyükelçi, hakim el birliği edip Türkiye Cumhuriyeti yasalarını yok sayıyorsa, elden ne gelir?

Gecenin karanlığında, sabahın ilk ışıklarında kimsesizlerin sesini duyana müracaat edilir.

Başka ne yapılabilir ki?

Hz. Ömer'in adaletine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan duymuyorsa, gerçekler devletin Cumhurbaşkanın da bile gizlenebiliyorsa, yapılacak tek şey bu!

Gecenin karanlığında, seher vaktinde kimsesizlerin sesini duyana müracaat etmek!

Gerçeklerin gizlendiğini nasıl anlıyoruz?

Başkan Erdoğan bugünkü konuşmasında 4. Yargı Reform Paketi içinde yer alan bazı maddelere vurgu yaparak, yapılan reformları anlattı.

Adli kontrol sistemi ile ilgili yapılan düzenlemeleri açıkladı.

Halbuki o düzenleme, 01 Ocak 2022 tarihinde yürürlüğe girecek.

Henüz ortada bir adalet ve düzelme yok...

AYM, Ak Parti Kurucularının başvurularını “Kabul Edilemez” dediği için, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne gidiliyor.

*

*

Adalet ve Kalkınma Partisi’nin iktidarında, ‘Dindar Cumhurbaşkanı’nın ülkesinde adalet bulamıyor.

Adaleti, Hristiyan dünyasının mahkemelerinde arıyor…

Eyvah ki, eyvah!

Sayın Cumhurbaşkanı adına üzülüyorum.

Adalet Bakanı Abdülhamit Gül adına üzülüyorum.

Ak Parti kurucuları adına üzülüyorum.

Müslüman Ak Parti Yöneticileri adına üzülüyorum.

Çünkü bu adaletsizliklerin bir hesabı var...

Vebali var...

Kiramen Katibin melekleri var. Herşeyi eksiksiz yazıp, kayda alıyor.

Yarın, Allah'ın huzurunda hesaba çekileceksiniz.

Elleri duada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca, ve Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'a, Hz. Muhammed'in sözünü hatırlatmak istiyorum.

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem  şöyle buyurdu:

Kıyamet gününde, haklar sahiplerine mutlaka verilecektir. Hatta boynuzsuz koyun için, boynuzlu koyundan kısas alınacaktır.”  (Müslim, Birr 60. Ayrıca bk. Tirmizî, Kıyâmet 2)

Bu adaletsizliklerin olduğu bir Türkiye'de...

Ukrayna'da şehir dışında ıssız bağ evinde ölüme ve çaresizliğe terk ettirdiğiniz beşikteki bebeklerle nasıl hesaplaşacaksınız.

B - C planınız var mı?

Adaletsiz hakim ve savcılarınız orada size yardım edebilir mi?

Bunları şimdiden düşünseniz iyi olur!

Şayet o güne  ve Allah'ın adaletine inanıyorsanız!

SORUYORUM!

Öksüz ve yetim bir kadına, gözleri görmeyen bir anneye baskı yapmaları için,  Ukrayna istihbarat görevlilerine,  davaya bakmaması için avukata, korkutması için komşu kadınlara verilen 500'er dolarlar - 1000'er dolarlar kimin parası?

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na  SORUYORUM!

Sayın Kılıçdaroğlu, siz sadece CHP'lilerin hakkını mı arıyor ve savunuyorsunuz? Mağdur edilen, haksızlığa uğrayan  Ak Parti kurucusu olursa onların haklarını aramıyor ve savunmuyor musunuz?

İktidara gelirseniz, sadece CHP'lilerin haklarını mı savunacaksınız?

Adalet sadece CHP'lilerin hakkı mı?

Eğer tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının haklarını savunacağız, adil olacağız diyorsanız;

Dört (4) yıldır bu  konuda neden bir kelime etmediniz?

Neden sustunuz?

Hukukçu ve gazeteci milletvekilleriniz cezaevlerindeki tüm CHP'lilerin yanına gidip gelirken, neden benimle iletişime geçmedi?

Yaklaşık dört (4) yıldır, Ukrayna'da şehir dışında, ıssız bağ evinde  ölüme terk edilen, Türk ve Müslüman kızları Elif ve Ayşe bebeklerin  gözleri görmeyen annelerinin feryatlarını neden duymadınız?

Elif ve Ayşe bebeklerin babası CHP'li olsaydı bu şekilde sessiz mi kalacaktınız?

Beşikteki bebeklerin ağlamalarını duymayacak mıydınız?

YUSUF İNAN / ŞEHİTLER ÖLMEZ

www.sehitlerolmez.com

Twitter@Yusufinan2023

İnstagramyusufinan2023

E-Mail: gundem@sehitlerolmez.com